Çavdar ekmeği, son yıllarda öğünlerde beyaz ekmekten vazgeçmek isteyenler için daha sağlıklı ve daha az kalorili bir alternatif haline geldi. Çavdar ekmekleri, çavdar unundan yapılır ve beyaz ekmeğe ve rafine unla yapılanlara iyi bir alternatiftir. Dünya Sağlık Örgütü, farklı öğünlerde dağıtmamız gereken günlük yaklaşık 250 gram ekmeği sadece akşam yemeklerinde tüketmekten kaçınarak sağlığımıza dikkat etmemizi öneriyor. Çavdar, Neolitik dönemden beri gıda olarak kullanılan ve üretimi günümüzde ağırlıklı olarak Avrupa ülkelerinde gerçekleşen bir tahıldır. Kullanımının yaygın olduğu ülkemizde çeşitli dokular ve tatlarda çavdar ekmeği bulunabilir. Beyaz ekmeği çavdarla değiştirmeye henüz karar vermemiş olanlardansanız, bu ekmeğin iyi yanları arasında dayanıklılığı ve saklama kolaylığı olduğunu bilmelisiniz. Çözünür lif oranı yüksek olduğu için su tutma süresi daha uzundur ve bu nedenle dondurmaya gerek kalmadan daha uzun süre bozulmadan dayanır. Bu ekmeğin dokusu bildiğimiz diğer ekmeklerinki gibi değil, daha yumuşak ve kabarıktır. Çavdar ekmeği alternatiflerine göre daha az glüten içerir. Ayrıca rengi buğday unuyla yapılandan daha koyudur (koyu kahverengi). Çavdar unu ile yapılan bu ekmek, diğer ekmek türlerine göre daha az karbonhidrat içerir ve bol miktarda lif içerir. Ayrıca demir, potasyum, çinko, B3 vitamini ve folik asit gibi bitkisel proteinler ve mikro besinler (bunların hepsi beyaz ekmekte bulunmaz) ve az yağ içerir. Vegan ve vejeteryan diyetleri için idealdir. Sizi en çok çekeceği kesin olan faydalarından biri doyurucu etkisidir. Araştırmalara göre, bir parça çavdar ekmeği tüketildikten sonra dört saate kadar iştahı bastırabilir. Beslenme uzmanları, bu ekmeği yersek beyaz ekmeğe kıyasla daha iyi çalışan bir metabolizmaya sahip olunacağını ve daha hızlı kilo verilebileceğini söylüyor. Kilo vermek için bir diyet yapıyorsanız, çavdar ekmeği kısa bir süre sonra atıştırmak zorunda kalmadan yemenize yardımcı olacaktır, çünkü açlığı bastıracaktır. Linolenik asit (vücudun oluşturamadığı ve diyet yoluyla alınması gereken omega 6 serisinden esansiyel bir yağ asidi) gibi sağlıklı yağ asitleri içermesi sayesinde, düzenli olarak çavdar ekmeği tüketilmelidir. İçindeki maddeler kan damarlarını güçlendirir ve hipertansiyonu uzak tutmaya yardımcı olur. Potasyum katkısı, kalp hastalıkları riskini azaltmak için gereklidir. Hatta bu tür ekmeği tüketen kişilerin günlük diyetlerinde beyaz ekmek yemeye devam edenlerden daha düşük kolesterol seviyelerine sahip oldukları bilinmektedir. Bu ekmeğin lif içeriği çok önemlidir ve genel sağlığımızı iyileştirmek için gereklidir. Lif , iyi bir bağırsak geçişine sahip olmamıza, kabızlık problemlerinden uzak durmamıza ve bağırsak floramızın şişkinlik veya mide rahatsızlığı hissetmememiz için olması gereken seviyelerde olmasına yardımcı olur. Ttam tahıllı ekmekteki yüksek lif seviyesi sayesinde kan şekeri seviyelerinde (beyaz ekmekte olan bir şey) artış olmaz, bu nedenle diyabet sorunları olan kişiler için de uygundur. Tüm bunlara, soğuk algınlığına yakalandığımızda solunum sisteminin mukoza zarlarını sakinleştiren ve yumuşatan bir tür çözünür lif içerdiğini ve çinko ve selenyum katkısının da onu bağışıklık düzenleyicisi yaptığını ekleyebiliriz. Omega 6 miktarı bile onu mide şişkinliği gibi PMS ile ilgili semptomlarda iyi bir gıda yapar. Ekmek veya hamur işleri yapmak için una dönüştürülen çavdar kullanımına ek olarak, bu unu köfte veya hamburger gibi etle yapılan yemeklere de dahil edebilirsiniz. İstenilen şey çavdar tanesinin kendisini kullanmaksa, birkaç kez yıkanmalı ve kullanımdan 12 saat öncesine kadar ıslanmaya bırakılmalıdır. Daha sonra orta ateşte bir saat suda pişirilebilir ve soğuk salata gibi tariflere eklemek için kullanılabilirler. Bazı diyetler, gün boyunca birkaç gram suda pişirilerek hazırlanan ve pekmez gibi bir tatlandırıcı ile tatlandırılan çavdar suyunu küçük yudumlarla içmeyi önerir. Çavdar ayrıca kahvaltıda (örneğin yulaf gevreği ile aynı şekilde) süt, meyve suyu veya yoğurtla tüketilebilir veya smoothie’lere veya hamur işlerine eklenebilir.