AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, DSİ tarafından imali tamamlanan 34 hidroelektrik santralinin açılış merasiminde konuştu.
Erdoğan, büyükbaş hayvan etinde indirim fiyatını açıklayarak, “Marketlerde benim vatandaşımı dara sokanlar, Tarım Kredi Kooperatifi talimatı aldı, bundan bu türlü kuzu etinden yüzde 25 indirimi başlattık. Bu sabah Tarım Kredi Kooperatifi Lideri ile konuştum, büyükbaş hayvanlarda da yüzde 30-35 üzere bir indirimle, onların da satışına başlayacağız” dedi.
Erdoğan’ın açıklamaları:
“Enerjinin en kıymetli kaynaklarından biri de sudur. Petrol, kömür, doğal gaz üzere sonlu kaynakları hoyratça tüketen fosil yakıtların yerine su yenilenebilir bir güç kaynağıdır. DSÖ yanında özel bölümü de aktif biçimde hidroelektrik santralleri inşasına yönelttik. En yüksek barajımız Yusufeli bitme basamağına gelmiştir. Hidroelektrik potansiyelimizi daha süratli harekete geçirmek için 2003 yılında özel bölümün bu alandaki yatırımlarının önünü açarak tarihi bir adım attık. Kapasitemizi 44 milyar kilovatsaatten (kWh) 110 milyar kilovatsaate (kWh) çıkardık. Ülkemizde yanan her 3 lambadan birinin elektriği su kaynaklarımızdan gelmektedir. Artık toplam baraj sayımız 930’u bulmuştur.
“SUYUNUZ VARSA MEDENİSİNİZ, YOKSA GAYRİMEDENİSİNİZ”
Suyunuz varsa medenisiniz, suyunuz yoksa gayrimedenisiniz. Laf üretmedik, iş ürettik. GAP’ın en büyük adımlarından olan 8 baraj ve 23 sulama tesisinden oluşan Silvan Projesi’ni de hızla tamamlayacağız. Silvan Barajı yakında su tutmaya ve güç üretmeye başlıyor. Ülkemizi 20 yılda asırlık eser ve hizmetlere kavuştururken aklımızda ve gönlümüzde daima daha büyük amaçlar vardı. Her alanda kalkınmanın altyapısını kıymetli ölçüde tamamladık. Sıra asıl amaçlarımızda, yani 2053 vizyonumuzu hayata geçirmekte. Bundan 11 yıl evvel milletimizle 2023 amaçlarımızı paylaştığımızda birileri dudak bükmüştü. Bugün de biz 2053 dedikçe, bunun somut amaçlarını açıklamaya başladıkça benzeri tutumla karşılaşıyoruz.
18 Mart Çanakkale Köprüsü başlarken bizimle dalga geçtiler, ‘Bu olur mu?’ diye. Bunlara nazaran olmaz, zira iki kulenin ortasındaki açıklık aralığı dünyada eşi gibisi olmayan bir köprüyü yapıyorsunuz. Bunların aklı almaz. Artık 6 dakikada geçiyorsun. Birebir şeyi Osmangazi’de, Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nde yaptık. Bunlar kalkacak da Şanlıurfa ile Adıyaman’ı buluşturacak, bu türlü bir şey olabilir mi? Olamaz. Bunlar medeniyet deyince yalnızca İstanbul, İzmir, Ankara’yı alıyorlar. Biz yola çıkarken ne dedik? Batı’da ne varsa Güneydoğu’da da o olacak. Üniversitelerimizi 81 vilayetimizin hepsine taşıdık mı? Taşıdık. Ne dediler? Ya bu kadar üniversiteye ne gerek var? Yav bizim sıkıntımız Hakkâri’deki yavrumuzu İstanbul’a Ankara’ya taşımak değil. Bütün doçentlerimizi profesörlerimizi oraya taşımak. Hani Tatlıses bir gün dedi ya ‘Oxford vardı da biz mi gitmedik ‘ diye, biz de artık hepsini ta Hakkâri’ye kadar taşıdık. Bu bir şeyi gösteriyor. Uygar olmak budur. Çağdaşlaşma budur. Çağı yakalamak budur. Çağdaş gayret budur.
“BÜYÜKBAŞ HAYVANLARLA İLGİLİ İNDİRİME DE BAŞLAYACAĞIZ”
Şimdi bir şey daha söylüyorum. Marketlerde benim vatandaşımı dara sokanlar, Tarım Kredi Kooperatifi talimatı aldı, bundan bu türlü kuzu etinden yüzde 25 indirimi başlattık. Bu sabah Tarım Kredi Kooperatifi Lideri ile konuştum, büyükbaş hayvanlarda da yüzde 30-35 üzere bir indirimle, onların da satışına başlayacağız. Kuşbaşıydı, kıymaydı, biftekti, bunu piyasaya sürdüğümüzde indirim başlayınca, vatandaşım alışveriş yapacak. Bu piyasaların istikrarını bozanları da hizaya getirecek. 1300 market var tarım kredide, bunun yanında öbür özel dalın de sayıları fazla. Onlar ne yapar bilmem fakat biz yapacağız. Tarım Kredi’nin öteki eserlerinde de. Şeker, buğday, un, ayçiçeği yağı. Bilhassa 20, 30, 40 çeşit eserde de.