Kan, vücudu canlı tutan sıvıdır. Plazma, eritrositler (kırmızı kan hücreleri), trombositler ve lökositlerden oluşur. Vücutta bir işlev bozukluğuna işaret eden kan pıhtıları kalbin ve diğer organların ve dokuların yeterli oksijen ve besin almasını engeller. Çok koyu kan, kalbi daha fazla çalışmaya zorlar ve hipertansiyona, kan pıhtılarına, tıkanıklıklara, kanamalara ve ölüme yol açabilir. Kanı doğal olarak incelten ve kan pıhtılaşması riskini azaltmaya yardımcı olan birçok yiyecek vardır. Koyu kanın ana nedeni sağlıksız beslenmedir. Bu rahatsızlığın belirtileri yorgunluk, hafıza bozukluğu ve sinirli bir ruh hali olabilir. İşte kanı sulandıran ve pıhtılaşmasını önleyen 10 besin: 
Zencefil, kanı incelten anti inflamatuar (iltihap önleyici) bir baharattır. Salisilat adı verilen doğal olarak oluşan bir asit içerir. Kan sulandırıcılığıyla bilinen aspirin (asetilsalisilik asit), salisilatın sentetik bir türevidir. Doğal salisilatların kan sulandırıcı etkisi için düzenli olarak taze veya kuru zencefil yiyebilir, unlu mamullere, içeceklere ve çeşitli yemeklere ekleyebilirsiniz. Ancak bu doğal kan sulandırıcı elbette kan sulandırıcı ilaçlar kadar etkili değildir. 
Haftada en az bir kez zeytinyağı tüketmek, yağdaki antioksidanlar sayesinde trombosit aktivitesini düşürür. Araştırmalar, yüksek fenol içeriğine sahip sızma zeytinyağı tüketen kişilerin daha düşük kan pıhtısı seviyelerine sahip olduğunu göstermektedir. Zeytinyağını ısıl işleme tabi tutmayın, bu şekilde faydalı özelliklerini kaybedebilir. Salatalara, soslara ekleyin ve yemeklere ekleyin. 
Yağlı deniz balıkları kan pıhtılarıyla savaşmaya yardımcı olabilir. Bu yağdan korkmayın, yüksek omega 3 çoklu doymamış yağ asitleri içeriği ile oldukça büyük faydalar sağlar. Omega 3 sayesinde trombositler birbirine yapışma yeteneklerini kaybeder, kan damarlarında birikme süreci bastırılır, kan incelir ve kan pıhtıları çözülür. Bu etkiyi elde etmek için haftada yaklaşık yarım kilo deniz balığı yemelisiniz, tercihen vahşi, ancak günümüzde neredeyse tüm somon balıkları su çiftliklerinde yetiştirilmektedir ve çok fazla omega 3 sağlamaz. Ancak mevsiminde sardalya ve hamsi gibi farklı deniz balıkları da tüketebilirsiniz. Sık sık balık yiyemiyorsanız, diyetinize doğal balık yağı ekleyebilirsiniz. Ancak takviyelerin doğal balıklar gibi etki gösteremeyebileceğini aklınızda tutun. 
Tropikal meyve olan ananaslar, kardiyovasküler hastalık ve yüksek tansiyon için etkili bir çare olarak kabul edilen proteinleri, bromelaini parçalayan özel bir enzim içerir. Araştırmalar bromelainin kanı inceltebildiğini, kan pıhtılarını parçalayabildiğini ve pıhtı oluşumunu azaltabildiğini gösteriyor. Bromelain ayrıca iltihap önleyici özelliklere sahiptir. 
Bir diğer doğal kan sulandırıcı ise ilk bakışta trombosit aktivitesini baskılayan ve kanın pıhtılaşmasını önleyen papatyalardır. Papatya çayı oldukça güvenli kabul edilse de, kan sulandırıcı ilaçlar alıyorsanız buna dikkat edin. 
Bazı kan sulandırıcı ilaçlar kumarin adı verilen bir madde ile yapılır. Kumarin doğal olarak tarçında bulunur. Yiyecek ve içecek hazırlarken her gün az miktarda tarçın kullanarak doğal olarak kan sulandırıcı işlevinden yararlanabilirsiniz. 
Sarımsak, doğal antibakteriyel ve antimikrobiyal özelliklerin yanı sıra kan sulandırıcı aktiviteye sahiptir ve kan pıhtılarını azaltır. Sarımsaktan yararlanmanın en iyi yolu, onları düz bir bıçakla ezerek faydalı bileşiklerin salınımını sağlamak, ardından çiğ yemek veya fırında çabucak pişirmektir. 
Yeterince su içmezseniz, vücudunuz susuz kalır, bu da kanın kalınlaşmasına neden olarak kanın pıhtılaşma riskini artırır. Ortalama olarak, günde iki litre su içmeniz gerekir. Doğru yolda olup olmadığınızı test etmenin bir yolu idrarınızı test etmektir. Açık sarı veya berraksa muhtemelen yeterince su içiyorsunuzdur. Kahverengimsi veya daha koyuysa günlük su alımınızı artırmanız gerekir. 
Kızılcıkların kalorisi inanılmaz derecede düşüktür, bu nedenle diyette olanlar güvenle tüketebilir. Kızılcık, içerdiği iki asit sayesinde kanın sulanmasına yardımcı olur: Benzoik ve salisilik. İçerdiği C, B ve K vitaminleri, zayıf kan damarları ve ateroskleroz gibi hastalıkları olan kişiler için faydalıdır. Bu meyve, faydalı maddelerin ve mikro elementlerin gerçek bir deposudur. İçindeki kalsiyum ve bakır, kardiyovasküler sistemi korur, kan damarlarını temizler ve fenoller kötü kolesterolü çözer ve iyi kolesterol oluşumunu etkiler. Ancak kızılcık suyu ve reçel, sağlıklı bir meyve ile hazırlanabileceklerin hepsi değildir. Kızılcıkların hoş bir ekşiliği vardır, bu nedenle özellikle etli yemeklere lezzetli bir katkı sağlarlar. 
Domates, kanı sulandırmak için en sağlıklı sebzelerden biri olarak kabul edilir. Ayrıca domatesler, kalp sağlığını iyileştirebilen ferulik, klorojenik ve para-kumarik asitler gibi doğal bileşikler açısından zengindir. Domatesler ısıl işlemden sonra faydalarını korur. Bu, onlarla herhangi bir yemeği pişirebileceğiniz ve tadını çıkarabileceğiniz anlamına gelir. Tabii ki, doğuştan kalp kusurları gibi belirli tıbbi rahatsızlıkları olan kişilerin kalp krizi veya felç riskini azaltmak için kan sulandırıcılara ihtiyacı olabilir. Herhangi bir sağlık sorununuz varsa, bu yiyecekleri günlük diyetinize eklemeden önce doktorunuza danışmanızda fayda var, çünkü bunlar bazı ilaçların doğru çalışmasına engel olabilir.
Zencefil, kanı incelten anti inflamatuar (iltihap önleyici) bir baharattır. Salisilat adı verilen doğal olarak oluşan bir asit içerir. Kan sulandırıcılığıyla bilinen aspirin (asetilsalisilik asit), salisilatın sentetik bir türevidir. Doğal salisilatların kan sulandırıcı etkisi için düzenli olarak taze veya kuru zencefil yiyebilir, unlu mamullere, içeceklere ve çeşitli yemeklere ekleyebilirsiniz. Ancak bu doğal kan sulandırıcı elbette kan sulandırıcı ilaçlar kadar etkili değildir. Haftada en az bir kez zeytinyağı tüketmek, yağdaki antioksidanlar sayesinde trombosit aktivitesini düşürür. Araştırmalar, yüksek fenol içeriğine sahip sızma zeytinyağı tüketen kişilerin daha düşük kan pıhtısı seviyelerine sahip olduğunu göstermektedir. Zeytinyağını ısıl işleme tabi tutmayın, bu şekilde faydalı özelliklerini kaybedebilir. Salatalara, soslara ekleyin ve yemeklere ekleyin. Yağlı deniz balıkları kan pıhtılarıyla savaşmaya yardımcı olabilir. Bu yağdan korkmayın, yüksek omega 3 çoklu doymamış yağ asitleri içeriği ile oldukça büyük faydalar sağlar. Omega 3 sayesinde trombositler birbirine yapışma yeteneklerini kaybeder, kan damarlarında birikme süreci bastırılır, kan incelir ve kan pıhtıları çözülür. Bu etkiyi elde etmek için haftada yaklaşık yarım kilo deniz balığı yemelisiniz, tercihen vahşi, ancak günümüzde neredeyse tüm somon balıkları su çiftliklerinde yetiştirilmektedir ve çok fazla omega 3 sağlamaz. Ancak mevsiminde sardalya ve hamsi gibi farklı deniz balıkları da tüketebilirsiniz. Sık sık balık yiyemiyorsanız, diyetinize doğal balık yağı ekleyebilirsiniz. Ancak takviyelerin doğal balıklar gibi etki gösteremeyebileceğini aklınızda tutun. Tropikal meyve olan ananaslar, kardiyovasküler hastalık ve yüksek tansiyon için etkili bir çare olarak kabul edilen proteinleri, bromelaini parçalayan özel bir enzim içerir. Araştırmalar bromelainin kanı inceltebildiğini, kan pıhtılarını parçalayabildiğini ve pıhtı oluşumunu azaltabildiğini gösteriyor. Bromelain ayrıca iltihap önleyici özelliklere sahiptir. Bir diğer doğal kan sulandırıcı ise ilk bakışta trombosit aktivitesini baskılayan ve kanın pıhtılaşmasını önleyen papatyalardır. Papatya çayı oldukça güvenli kabul edilse de, kan sulandırıcı ilaçlar alıyorsanız buna dikkat edin. Bazı kan sulandırıcı ilaçlar kumarin adı verilen bir madde ile yapılır. Kumarin doğal olarak tarçında bulunur. Yiyecek ve içecek hazırlarken her gün az miktarda tarçın kullanarak doğal olarak kan sulandırıcı işlevinden yararlanabilirsiniz. Sarımsak, doğal antibakteriyel ve antimikrobiyal özelliklerin yanı sıra kan sulandırıcı aktiviteye sahiptir ve kan pıhtılarını azaltır. Sarımsaktan yararlanmanın en iyi yolu, onları düz bir bıçakla ezerek faydalı bileşiklerin salınımını sağlamak, ardından çiğ yemek veya fırında çabucak pişirmektir. Yeterince su içmezseniz, vücudunuz susuz kalır, bu da kanın kalınlaşmasına neden olarak kanın pıhtılaşma riskini artırır. Ortalama olarak, günde iki litre su içmeniz gerekir. Doğru yolda olup olmadığınızı test etmenin bir yolu idrarınızı test etmektir. Açık sarı veya berraksa muhtemelen yeterince su içiyorsunuzdur. Kahverengimsi veya daha koyuysa günlük su alımınızı artırmanız gerekir. Kızılcıkların kalorisi inanılmaz derecede düşüktür, bu nedenle diyette olanlar güvenle tüketebilir. Kızılcık, içerdiği iki asit sayesinde kanın sulanmasına yardımcı olur: Benzoik ve salisilik. İçerdiği C, B ve K vitaminleri, zayıf kan damarları ve ateroskleroz gibi hastalıkları olan kişiler için faydalıdır. Bu meyve, faydalı maddelerin ve mikro elementlerin gerçek bir deposudur. İçindeki kalsiyum ve bakır, kardiyovasküler sistemi korur, kan damarlarını temizler ve fenoller kötü kolesterolü çözer ve iyi kolesterol oluşumunu etkiler. Ancak kızılcık suyu ve reçel, sağlıklı bir meyve ile hazırlanabileceklerin hepsi değildir. Kızılcıkların hoş bir ekşiliği vardır, bu nedenle özellikle etli yemeklere lezzetli bir katkı sağlarlar. Domates, kanı sulandırmak için en sağlıklı sebzelerden biri olarak kabul edilir. Ayrıca domatesler, kalp sağlığını iyileştirebilen ferulik, klorojenik ve para-kumarik asitler gibi doğal bileşikler açısından zengindir. Domatesler ısıl işlemden sonra faydalarını korur. Bu, onlarla herhangi bir yemeği pişirebileceğiniz ve tadını çıkarabileceğiniz anlamına gelir. Tabii ki, doğuştan kalp kusurları gibi belirli tıbbi rahatsızlıkları olan kişilerin kalp krizi veya felç riskini azaltmak için kan sulandırıcılara ihtiyacı olabilir. Herhangi bir sağlık sorununuz varsa, bu yiyecekleri günlük diyetinize eklemeden önce doktorunuza danışmanızda fayda var, çünkü bunlar bazı ilaçların doğru çalışmasına engel olabilir.