Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Bursa Şubesi, 32’nci kuruluş yıldönümünü Kültürpark’taki idari ve sosyal tesislerinde düzenlediği törenle kutladı.
‘KARA ÖDÜL’ İLE PROTESTO EDİLDİ
Kuruluşundan bugüne getirdiği geleneklerden biri olan, fikir özgürlüğüne, hukuka, barışa, emeğe ve gerçek demokrasiye dikkati çekmek amacıyla farklı dallarda verilen “Çağdaş Ödülleri” bu yıl tek bir dalda, ÇGD’nin 32 yıllık dernek binasını yıkma kararı alan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’a verildi.
Aktaş’ın park içerisindeki diğer işletmelerle kira sözleşmesini yenilerken yalnızca Çağdaş Gazeteciler Derneği Bursa Şubesi’nin 32 yıllık dernek binasını yıkma kararı, “Kara Ödül”le protesto edildi.
“İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KULLANANLARI KUTLUYORUM”
ÇGD’nin kuruluş yıl dönümü gecesine katılan AKP’nin kurucularından ve geçmiş dönem Başbakan Yardımcısı Ertuğrul Yalçınbayır, “Yönetenlerin basın özgürlüğü adına ne kadar iş yaptığının hangi duruma geldiğinin sorgulanması gerekir. İyi yönetim ve yönetişim insanların en önemli hakkı. İfade özgürlüğünü kullananları kutluyorum” dedi.
“ÇGD TÜM İLLERDE EYLEME HAZIR”
ÇGD Genel Sekreteri Burak Ustaoğlu, şöyle konuştu:
* Bursa Şubesi bizim gurur duyduğumuz bir şekilde kadrolarını yenilemiştir. Büyüklerinden aldıkları öğretileri bugünlere kadar taşımışlardır. Adımızda bulunan çağdaş kelimesinin içini emek ve dayanışma ile yoğurmuşlardır. Bizim ruhumuzda binalar yoktur, mülkiyetçilik yoktur. Uğur Mumcu’dan Metin Göktepe’den, biz kimse kusura bakmasın bunu öğrenmedik.
* Sizlerin yıkacağınız tek şey betondur. Zaten 25 senedir de bu ülkeyi betonla çevirdiniz. Alinur Aktaş hayatı boyunca verilecek bu kara ödülle anılacaktır. Bursa gibi kültürel ve sosyal açıdan gelişmiş öncelikli bir şehrin başkanı olan Alinur Aktaş her geçen gün Bursa için utanç kaynağıdır. Biz sizin yıkıcı ve rövanşist eylemlerinizi çok iyi biliyoruz. ÇGD’ye yönelik her saldırıyı çirkin zihniyetinizi bugün nasıl teşhir ediyorsak yarın da teşhir etmeye tüm illerde hazırız.
“ÇGD’LİLER KALEMİNİ İKTİDAR DEĞNEYİ YAPMAZ”
ÇGD Geçmiş Dönem Başkanı Yüksel Baysal ise, şu ifadeleri kullandı:
* Buraya her başkan katkı koydu, yenilendi ve bu hale geldi. Kimseye de zararı yok aslında. Park işlevsiz kaldı. Atatürk Stadını da yıktılar. Sıra buraya gelmişti. Hikmet Şahin, Recep Altepe döneminde farklı düşündüğümüz halde yakın ilişkilerimiz vardı.
* En sert eleştirileri yaptığımız halde farklılıklarımızı zenginlik kabul ediyorlardı. Gelinen noktada Türkiye’de nasıl bir tek adam rejimi kurulduysa, nasıl ki öteki sesleri bastırma gibi bir süreç yaşanıyorsa, Bursa’da da ona özenen bir başkan var o da Alinur Aktaş. Aktaş aslında buraya eskiden beri tavrını koymuştu ne olursa olsun yok etme konusunda kararlıydı.
* Ancak söylediğimiz gibi, onlar ancak duvarları yıkarlar, savunduğumuz değerleri değil. Namık Kemal’den bir alıntı yaparak sözüme son vermek isterim. Hokkamı dilenci çanağı, kalemimi iktidar değneği yapmayacağım.
“BURSA TARİHİNDE KARA LEKE”
ÇGD Bursa Şube Başkanı Rabia Deniz ise şöyle konuştu:
* Doğal, tarihsel ve kültürel özellikleriyle Bursa, her geçen gün yanlış politikalar ve kararlarla sahip olduğu bu dokusundan uzaklaşırken, kent hafızası mekanlar da bir bir yok ediliyor. Dün nasıl ki Atatürk Stadyumu’nun, İpekiş’in yıkılmasına karşı çıkmışsak, bugün dernek binamızın yıkılmak istenmesinin karşısında da aynı gerekçelerle duruyoruz.
* Hal böyleyken her dönem aydınlığı savunan Bursa’nın çağdaş gazetecileri olarak, Bursa’yı kaplayan bu karanlık zihniyeti, ‘Kara Ödülle’ protesto ediyoruz. Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ı, SİT alanı kılıfı ile yerinden etmek istediği, boyun eğmeyen gazeteciler olarak ‘Bursa’nın istenmeyen adamı’ ilan ediyoruz.
* Bursa’da basın tarihi yazıldığında bugün önemli bir yer tutacak. Yılmayacak, gerek ifade özgürlüğü gerekse haklarımız için verdiğimiz örgütlü mücadeleyi yükselteceğiz.
* Bir yere ulaşmanın çeşitli yolları var elbette; onursuzunu seçmek de yürek işidir. Ancak güçlük onurlu yürümekte… Bizler, her türlü güçlüğe karşın, onurlu yürümeyi seçenler… Biliyoruz ki. Bir gün bu zulüm biter. O makamlar, o mevkiler, o saraylar çöker. Bugünlerden geriye, yarınlar için direnenler kalır.
Törene siyasi partilerin, sivil toplum örgütlerinin ve akademik odaların başkan ve yöneticilerinin yanı sıra gazeteciler katıldı.