Vücudumuzun yüzde 60’ından fazlası sudan oluşur ve tüm organlarımız da sudan oluşur. Akciğerler yaklaşık yüzde 85 su, kaslar ve böbrekler yüzde 79 su, beyin ve kalp yüzde 73 ve kemikler yüzde 32 su içerir. Doğru miktarda su içmek, bağırsak hareketinin düzenliliğini, migreni iyileştirmeye yardımcı olabilir ve hatta diğer hastalıkların ortaya çıkmasını önleyebilir. Günlük içtiğiniz su miktarını ve ortaya çıkan sağlık problemlerini kontrol ederek, sıvı tüketimi konusunda daha hassas davranmanız gerektiğini anlayabilirsiniz. İşte, her gün doğru miktarda su tüketmenin sağlığınız açısından faydaları; 
Disklerde bulunan kıkırdak dokunun yüzde 80’inin su olduğunu düşünürsek, yeteri kadar su içmenin eklem sağlığı açısından önemini anlamış oluruz. Bu nedenle yeterince su içmemek eklemlerin şok emme yeteneğini azaltabilir ve eklem ağrısına yol açabilir. Ayrıca, günlük su yeterli miktarda alımı eklemlerde biriken toksinleri uzaklaştırarak gut hastalığının ortaya çıkardığı ağrılardan kurtulmanızı sağlayabilir. Böbrekler kandan atıkları uzaklaştırmadan sorumlu bir organdır. Yani yeterince su içmezseniz, bu atık asitlerle birlikte birikebilir ve böbrekleri miyoglobin adı verilen bir proteinle tıkayabilir. Ayrıca, susuzluğa bağlı ortaya çıkan dehidrasyon hem böbrek taşları hem de idrar yolu enfeksiyonlarına neden olabilir. Hidrasyon seviyesinin beynimiz üzerinde büyük bir etkisi vardır. Günde gerekli miktarda suyun yarısından azını içmek gibi hafif dehidrasyon bile beyin fonksiyonunun bazı yönlerini bozabilir. Bir araştırmaya göre, kadınlarda yüzde 1,4’lük bir sıvı kaybı, hem konsantrasyonu hem de ruh halini bozabilir ve hatta baş ağrısı sıklığını artırabilir. Erkeklerde ise yüzde 1,6 oranında sıvı kaybı hafızaya zarar vererek yorgunluk ve kaygıya neden olabilir. Doğru miktarda su içtiğinizde, kalbiniz susuz kaldığınız zamanki kadar çok çalışmak zorunda kalmaz. Hafif dehidrasyon vücudunuzdaki kan miktarının azalmasına neden olabilir, bu da aynı anda kalp atış hızınızı yükseltip, kan basıncınızı düşürerek vücudu şok riskine sokar. Kalbinizi ne kadar fazla yorarsanız o kadar erken yaşlanma belirtileriyle karşılaşırsınız. Erkekler üzerinde yapılan bir araştırma, günde fazladan 1,5 litre su tüketmenin, migren semptomlarının bir puanlama sistemi olan ‘Migrene Özgü Yaşam Kalitesi Ölçeği’ bir iyileşme ile sonuçlandığını gösterdi. Daha fazla su içen katılımcıların yüzde 47’si baş ağrısında önemli bir iyileşme bildirirken, kontrol grubundaki katılımcıların yalnızca yüzde 25’i iyileşme yaşadı. Artan sıvı alımı, özellikle su tüketiminden kaçınan kişilerde kabızlığın giderilmesine ve önlenmesine yardımcı olabilir. Bu durumda, içindeki sodyum ve magnezyum bağırsak hareket sıklığını artırabileceğinden maden suyu özellikle faydalı olabilir. Kabızlık probleminden muzdaripseniz, günlük tükettiğiniz su miktarını ölçmekte fayda var.
Disklerde bulunan kıkırdak dokunun yüzde 80’inin su olduğunu düşünürsek, yeteri kadar su içmenin eklem sağlığı açısından önemini anlamış oluruz. Bu nedenle yeterince su içmemek eklemlerin şok emme yeteneğini azaltabilir ve eklem ağrısına yol açabilir. Ayrıca, günlük su yeterli miktarda alımı eklemlerde biriken toksinleri uzaklaştırarak gut hastalığının ortaya çıkardığı ağrılardan kurtulmanızı sağlayabilir. Böbrekler kandan atıkları uzaklaştırmadan sorumlu bir organdır. Yani yeterince su içmezseniz, bu atık asitlerle birlikte birikebilir ve böbrekleri miyoglobin adı verilen bir proteinle tıkayabilir. Ayrıca, susuzluğa bağlı ortaya çıkan dehidrasyon hem böbrek taşları hem de idrar yolu enfeksiyonlarına neden olabilir. Hidrasyon seviyesinin beynimiz üzerinde büyük bir etkisi vardır. Günde gerekli miktarda suyun yarısından azını içmek gibi hafif dehidrasyon bile beyin fonksiyonunun bazı yönlerini bozabilir. Bir araştırmaya göre, kadınlarda yüzde 1,4’lük bir sıvı kaybı, hem konsantrasyonu hem de ruh halini bozabilir ve hatta baş ağrısı sıklığını artırabilir. Erkeklerde ise yüzde 1,6 oranında sıvı kaybı hafızaya zarar vererek yorgunluk ve kaygıya neden olabilir. Doğru miktarda su içtiğinizde, kalbiniz susuz kaldığınız zamanki kadar çok çalışmak zorunda kalmaz. Hafif dehidrasyon vücudunuzdaki kan miktarının azalmasına neden olabilir, bu da aynı anda kalp atış hızınızı yükseltip, kan basıncınızı düşürerek vücudu şok riskine sokar. Kalbinizi ne kadar fazla yorarsanız o kadar erken yaşlanma belirtileriyle karşılaşırsınız. Erkekler üzerinde yapılan bir araştırma, günde fazladan 1,5 litre su tüketmenin, migren semptomlarının bir puanlama sistemi olan ‘Migrene Özgü Yaşam Kalitesi Ölçeği’ bir iyileşme ile sonuçlandığını gösterdi. Daha fazla su içen katılımcıların yüzde 47’si baş ağrısında önemli bir iyileşme bildirirken, kontrol grubundaki katılımcıların yalnızca yüzde 25’i iyileşme yaşadı. Artan sıvı alımı, özellikle su tüketiminden kaçınan kişilerde kabızlığın giderilmesine ve önlenmesine yardımcı olabilir. Bu durumda, içindeki sodyum ve magnezyum bağırsak hareket sıklığını artırabileceğinden maden suyu özellikle faydalı olabilir. Kabızlık probleminden muzdaripseniz, günlük tükettiğiniz su miktarını ölçmekte fayda var.