Koronavirüs Omicron varyantının belirtileri, soğuk algınlığı ile hemen hemen aynıdır. Solunum sistemini etkileyen iki durum arasında ayırt edilmesi zor olabilecek küçük farklılıklar vardır. Omicron vakalarının dünya genelinde hızla arttığı ve hava sıcaklıklarındaki düşüşün soğuk algınlığı riskini artırdığı bu günlerde, örtüşen belirtiler gerçek bir kafa karışıklığına yol açıyor. Ancak uzmanlar, Omicron’da 2 belirtinin hızla ortaya çıktığı konusunda uyarıyorlar. Bu belirtileri tanımak, erken tedavi almanıza ve komplikasyon riskini azaltmanıza yardımcı olabilir. Omicron varyantının doğasını anlamak için yapılan ilk çalışmalar, orijinal koronavirüsle benzer belirtilere sahip olmadığını düşündürmektedir. Uzmanlara göre, varyantların farklı semptomlara sahip olması yaygındır. Aynı durum Omicron için de geçerlidir. Omicron varyantının belirtileri soğuk algınlığına benzer olsa da enfeksiyonun başlangıcı ile soğuk algınlığından farklı olarak yavaş yavaş iki şey gelişir: Güçlü baş ağrısı ve aşırı yorgunluk. Dünya Sağlık Örgütü’ne (DSÖ) göre, yeni varyant öncekilerden üç kat daha fazla bulaşıcı olduğu için daha fazla insana bulaşabilir. Bazı durumlarda virüs, aşının ve doğal enfeksiyonun sağladığı bağışıklığı bile aşabilir. Bununla birlikte, Omicron varyantının belirtileri, dünya çapında milyonlarca can alan Delta varyantı gibi şiddetli olmayabilir. Bu alanda çok daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır. Omicron varyantının yaygın belirtileri şunlardır: – Kendi kendine geçen hafif ateş, – Tükenmişlik, – Hafif boğaz ağrısı, – Çok fazla vücut ağrısı. Önceki koronavirüs enfeksiyon vakalarının aksine Omicron varyantı, viral enfeksiyonun açıklayıcı bir işareti olan tat ve koku kaybına yol açmayabilir. Uzmanlar, Omicron ve Delta varyantlarının belirtilerini şu an için tam olarak ayırt edemediler. Şimdiye kadar toplanan veriler, insanların yalnızca yüzde 50’sinin koronavirüsün klasik üç belirtisini yaşadığını ortaya koyuyor: Ateş, öksürük ve koku veya tat alma duyusu kaybı. Bunların dışında, her iki varyantta diğer belirtiler arasında burun akması, baş ağrısı, yorgunluk (hafif veya şiddetli), hapşırma ve boğaz ağrısı bulunuyor. Halen uygulanmakta olan aşıların etkinliği hakkında net bir bilgi bulunmamakla birlikte, enfeksiyon riskini azaltmanın tek yolu aşı olmaktır. Yeni yıl yaklaşıyor, enfeksiyon riski daha da artıyor. İki doz aşı yaptırmış olsanız bile, havalandırması yeterince yapılmayan kapalı alanlarda zaman geçirmemek ve sosyal toplantılardan kaçınmak en iyisidir. Her zaman maske takın, hijyeni sağlayın ve herhangi bir belirti yaşarsanız hemen bir sağlık kuruluşuna başvurun.