Muğla’nın Yatağan ilçesinde yaklaşık 25 yıldır Yatağan Termik Santrali ve santrale ait kömür ve maden ocakları ile mücadele eden, boşaltılan köylerde, köylünün sesi olan çevreci ve aktivist Yatağan Yeşil Yaşam Derneği’nin Başkanı ve Kurucusu Kazım Erol hakkında Yatağan Termik Enerji Üretim A.Ş. tarafından Yatağan mahkemelerinde hakkında 1 milyon TL’lik tazminat davası açıldığını öğrenince şok oldu.
SOSYAL MEDYADAN PAYLAŞIMLARA DAVA AÇMIŞLAR
Yatağan Termik Enerji Üretim A.Ş.’nin ticari itibarının zedelendiğini öne sürerek hakkında dava açıldığını öğrenen Kazım Erol, kendisine ait sosyal medya hesaplarında yaptığı paylaşım, mesaj ve videolarla santralin itibarının zedelendiğinin iddia edildiğini ve termik santrale karşı mücadelelerinde şirketin kendisini korkutup sindirmeyi amaçladığını belirterek “Gelecek kuşakların yaşam hakkı için sonuna kadar mücadelemiz sürecektir” dedi.
YÜZLERCE YILLIK TARİHİ KÖYLERİ VE DOĞAYI KATLETTİLER
Erol açıklamasında, yaklaşık 40 yıldır ilçede faaliyet gösteren Yatağan termik santralinin 2014 yılında kamudan özel sektöre satıldığını belirterek, “40 yıldır bölgede hava, toprak ve su kirliliğine neden olması nedeniyle mücadele ediyoruz. Şirketin işlettiği kömür ocakları da birçok köyün boşalmasına neden oldu. Şirket bölgedeki çok sayıda antik kente ve kültür varlığına zarar veriyor. Bunları söylemek anlatmak suç mu? Yatağan ve özellikle Turgut Mahallesi çevresinde yıllardır ekoloji, doğa mücadelesi yürütüyoruz. Yatağan Yeşil Yaşam Derneği olarak, termikçi şirketin yol açtığı çevre, tarım ve kültürel sorunlara karşı birçok dava açtık. Şirket aleyhinde onlarca dava açtık ve devam ediyor” ifadelerini kullandı.
“İTİBARSIZLAŞTIRMAYA ÇALIŞTI” İDDİASI
Yatağan Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılan davada şirket, Kazım Erol’un sosyal medya hesaplarından yaptığı paylaşımlarla ticari itibarını zedelediğini ileri sürüyor. Erol’un kendilerini “Kasti olarak sistematik bir şekilde itibarsızlaştırmaya çalıştığını” iddia eden şirketin, Erol hakkında 1 milyon liralık dava açmasına neden olan sosyal medya paylaşımlarında çevre kirliliğine, tarihi alanların zarar görmesine, yerinden edilen köylülere dikkat çekiliyor. Şirketin 6 aylık geçici izinle çalıştığı belirtiliyor.
“BİZİ YILDIRAMAZLAR”
Kazım Erol ise yaptığı açıklamada “Bizim köylümüzün, doğamızın, tarihi alanlarımızın ve verimli ormanlarımızın, zeytinliklerimizin yok olmasına neden olan şirket ile ilgili açtığımız davalar hala sürüyor. Köyümüzü insanımızı doğamızı ve tarihimizi korumaya çalışıyoruz. 1 milyon değil 100 milyon TL’lik davalarla bizi yıldıramazlar. Gelecek kuşakların yaşam hakkı için sonuna kadar mücadelemiz sürecek” diye konuştu.
Erol, açıklamasının devamında ise davanın kendisine 10 gün önce tebliğ edildiğini belirterek, “Zeytin kanunla korunan bir ağaç ama on binlerce zeytini kestiler. Nerede hukuk? Şu anda da Yatağan Yeraltı Kömür İşletmeciliği projesine ÇED yapmadan bir Vali Yardımcısı’nın imzasıyla başlamışlardır. Yatağan’ın havası zaten zehir. Derneğimiz bu projeye ve diğer kömür sahalarına bu yıl 8 dava açmıştır. Şirket benden rahatsız olduğu için korkutup sindirmek istemektedir. Bu mücadele ezen ile ezilenin mücadelesidir. Mücadelemiz haklıdır meşru müdafaadır. Hukuku, derneğimizin cefakar emekli kadınların maaşlarından mahkeme paraları yatırarak ve hukukçumuz Mehmet Cilsal’ın fedakarca yardımlarıyla işletmeye çalışıyoruz. Gelecek kuşakların yaşam hakkı için sonuna kadar mücadelemiz sürecektir” dedi.