Germencik’te birinci sınıf tarım arazilerinin, toprağın, havanın kirlenmesine, verimli incir bahçelerinin kurumasına neden olan JES’lerden sonra, dağlık bölgenin de madenlere açılma girişimi Dağyeni Köy sakinlerini ayaklandırdı. Binlerce yıldan beri atalarından miras kalan topraklarının ya maden şirketlerine ya da jeotermal şirketlerinin yağmasına açıldığını, tarım yapılamaz hale geldiğini belirten yöre sakinleri ”Madran Dağı’nın yağmasını tamamlayanlar şimdi de yeni yer arayışlarını sürdürüyor.
Kartal Dağı’nı yeni yağma alanı olarak hazırlıyorlar. MTA ekipleri köyümüzün yaylasında köylülerin oluru, haberi olmadan maden sondajlarına başladı. Bu sondajlar yeraltı sularını ve çevredeki tarımsal ürün yetiştiriciliğini etkileyecek” diyerek tepkilerini dile getirdi.
“GELECEĞİMİZİ KİRLETTİRMEYECEĞİZ”
Aydın Çevre ve Kültür Platformu’ndan yapılan açıklamada, maden arama sondajı yapılan mevkinin, yerleşim yerlerine ve mutlak tarım yapılan arazilerin hemen yanı başında olduğuna dikkat çekilerek, “Sondaj yapılan mevki bu bölgede yer alan köylerin tek içme suyu kaynağının ortasında yer alıyor. Bu içme suları geçmişte Efes antik kentine kadar su sağlayan kaynaktır.
Arkeolojik bir niteliği de bulunuyor. Biz yöre sakinleri olarak burada yapılacak bir maden arama faaliyetini istemediğimizi belirtiyoruz. Bu coğrafya bizim yaşamı idame ettirebileceğimiz tek yerdir.
Dünyanın en kaliteli incirinin ve zeytinin hasadı yapılan, ülkemizin gözbebeği bir değeridir. Bu bölge, madencilik faaliyetlerine kurban edilemeyecek kadar değerlidir. Dağımızdan yağ, ovamızdan zehir değil bal akması için, bu değerin yok edilmemesi için direneceğiz, geleceğimizi kirlettirmeyeceğiz” denildi. (İHA)