Çocukların koronavirüs enfeksiyonuna karşı daha güçlü bir bağışıklık tepkisi olduğu söyleniyor. 2020’nin başlarında koronavirüs salgınının başlangıcından bu yana, genç nüfusun çoğunluğu hiçbir tehlike veya komplikasyon belirtisi olmaksızın hafif ila orta şiddette hastalıklar yaşadı. Şiddetli senaryolarda ateş, yorgunluk, öksürük ve Multisystem inflamatuar sendrom gibi en yaygın semptomlar dışında, çocuklar arasında önemli bir hastaneye yatış ve/veya ölüm vakası yoktu. Şimdi, yeni Omicron varyantı ışığında uzmanlar, 18 yaşın altındaki genç nüfusun çoğunluğunun henüz koronavirüs aşılarını olmadığı göz önüne alındığında, çocukların virüse yakalanma ve ciddi semptomlar yaşama riskinin daha yüksek olabileceği konusunda uyarıyorlar. İlk olarak Güney Afrika’da tespit edilen ve şimdi birçok ülkede bulunan Omicron varyantının oldukça bulaşıcı olduğuna inanılıyor. ‘Endişe verici varyantın’, virüsün aşı kaynaklı bağışıklıktan kaçmasını, tespit edilmeden kalmasını ve daha hızlı yayılmasını sağlayan spike proteininde 30’dan fazla mutasyona sahip olduğu biliniyor. Omicron varyantının ortaya çıkmasının ardından, dünya çapında vaka sayısında şaşırtıcı bir artış oldu. Ancak şimdiye kadar Omicron’la bağlantılı herhangi bir ölüm bildirilmedi. Güney Afrika’dan gelen son raporlar, ülkedeki Omicron salgınının ardından orta ila şiddetli semptomlarla daha fazla çocuğun hastaneye kaldırıldığını gösteriyor. Güney Afrkika’lı uzmanlar, çocukların orta ila şiddetli semptomlarla, ek oksijene, destekleyici tedaviye ve birkaç gün hastanede kalmalarına ihtiyaç duyabilecekleri konusunda uyarıyor. Uzun süredir uzmanlar, çocuklara aşı yapılmasını tavsiye ediyor. Türkiye gibi bazı ülkelerde 12 yaşın üzerindeki çocuklar koronavirüs aşısı olabiliyorken, Hindistan gibi bazı ülkeler henüz 18 yaşın altındaki çocuklara aşı yapılmasına izin vermiyor. Uzmanlar, aşıları takiben koronavirüse uygun önlemlerin alınmasının tek yol olduğuna inanıyor. Ayrıca Güney Afrika Hükümeti’nin 5 yaşın altındaki çocuklar arasında artan hastaneye yatış sayısı konusunda herkesi uyardığı bildirildi. Türkiye dahil birçok ülke henüz 12 yaş altı çocuklarda aşı uygulamasına başlamadı. Başlangıçta çocukların virüsle kendi başlarına savaşabileceklerine inanılıyordu, semptomlar evde yönetilebilirdi ve herhangi bir komplikasyon belirtisi yoktu. Bu nedenle aşılama için öncelik verilmedi. Ancak zamanla, çocuklar arasındaki koronavirüs vakalarının sayısı arttı. Ortaya çıkan yeni varyantlarla, vakalar daha da yükseldi ve son bulgulara göre daha ciddi hale geldi. Koronavirüs aşıları virüsten tam bağışıklık vaat etmese de, hasarı en aza indirme potansiyeline sahiptir. Ciddi hastalık ve hastaneye yatış riskini azaltır. Güney Afrika hastanelerindeki çocukların durumu göz önüne alındığında, çocukların korunması son derece önemlidir. Dünya Sağlık Örgütü yetkilisi Soumya Swaminathan bir röportajda, koronavirüs ile enfekte olduktan sadece 90 gün sonra Omicron varyantına yakalanma riskinin Delta varyantından çok daha yüksek olduğunu ve bunun da yeniden enfeksiyon riskinin her zamankinden daha yüksek olabileceği anlamına geldiğini söyledi. Ek olarak, çocuklarla birlikte aşılanmamış kişilerin daha büyük bir enfeksiyon riski altında olabileceğini vurgulayan yetkili, “Çocuklar için pek fazla aşı mevcut değil ve çok az ülke çocukları aşılıyor. Vakalar arttığında çocuklar ve aşılanmamış kişiler daha fazla enfeksiyon kapabilir. Omicron varyantının çocuklar üzerindeki etkisini sonuçlandırmak için hala veri bekliyoruz.” dedi. Aşı konusunda kapsamlı ve bilime dayalı bir yaklaşım benimsenmesi gerektiğini ifade eden Swaminathan, “Karşılaştığımız virüs aynı ve bu nedenle onu korumak için alınacak önlemler de aynı olacak. Bir varyant aşıya ihtiyacımız, ne kadar ‘bağışıklık’ olduğuna bağlı olacaktır. Varyantın kaçışı var.” şeklinde konuştu.