DEM Parti Lisan, Kültür ve Sanat Komitesi, AK Parti’nin Batman Merkez İlçe Kongresi’nde seçmeli Kürtçe derslerin ve Kürtçe kursların öğrencisiz kalmasının nedeninin DEM Parti olduğunu söyleyen Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’le ilgili yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, “Eğitim hakikatin çarpıtılması değil, öğretilmesi ve özümsetilmesidir. 85 milyonluk bir ülkenin Eğitim Bakanının gerçekleri bu derece çarpıtması eğitim ve ülke için utanç vericidir. Çürümenin kaynağı tam da bu noktada aranmalıdır” sözü kullanıldı.
Açıklamanın tam metni şöyle:
GERÇEKLER GİZLENMEYECEK KADAR AÇIK: Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, partisinin Batman Merkez İlçe kongresinde yaptığı konuşmada, DEM Partililerin Kürtçe kurslarını ve Kürtçe seçmeli dersinin açılmasını engellediğini ve yeniden özel öğretim kurslarının DEM Partililerin engellemesi yüzünden öğrencisizlikten kapandığını tez etmiştir. Bakanın bu açıklamalarını, gerçeklikten kopuk, kendini aklama ve suçluluğun inkarı etme teşebbüsüdür. Aşikâr ki iktidar her olayda olduğu üzere sebebi olduğu tüm problemleri inkar ederek, suçlamada bulunarak yeni hesaplar yapmaya çalışmaktadır. Meğer ki gerçek gizlenmeyecek kadar açık, yaşanılanlar çarpıtılmayacak kadar ortadadır.
BAKANIN HABERİ YOK MUDUR?: Bakan bunları söylerken iktidarın Kürtçeyi mecliste bilinmeyen lisan olarak ilan ettiği, belediyelerin Kürtçe “Pêşî Peya” (Önce Yaya) yazılamalarının silinmesi için onlarca valiliğe genelgeler gönderildiği, atanan kayyımların birinci iş olarak Kürtçe tabelaları indirdiği, Kürtçe web sayfaları ile toplumsal medya hesaplarını, Kürtçe kreşleri kapattığı, Kürtçe konserleri yasakladığı gerçeğinden haberi yok mudur? 2016 yılında halkın kendi imkanları ile açtığı tek Kürtçe özel okul olan Ferzad Kemanger iktidarın idari kararı ile kapatılmadı mı? 24 Eylül 2024’te Kürtçe kurslar veren Mezopotamya Lisan ve Kültür Araştırma Derneği (MED-DER), Payîz Pirtûk ile Anka Lisan ve Sanat Eğitim Kooperatifi’nin basılarak onlarca kişi Kürtçe dersler verdikleri sav edilerek gözaltına alınmadı mı? Kürt sanatkarların konserlerinin yasaklanmasının üzerinden daha bir hafta bile geçmedi.
İKİ YÜZLÜ POLİTİKA: DEM Parti ve siyasi geleneği, kurulduğu günden bu yana başta Kürt lisanı olmak üzere Türkiye’deki halkların okul öncesi eğitimden üniversiteye kadar anadilinde eğitim alması ve anadillerin kamusal alanlarda özgürce kullanılabilmesi için uğraş etmiştir. Milyonlarca nüfusa sahip bir halkın anadili talebinin bizim gayretimiz sonucu kazanılmış olan seçmeli dersler ile karşılanamayacağı tarafımızca defaten lisana getirilmiştir. Kürt halkının yüzyıllık gayreti sonucu elde ettiği kazanımları AKP-MHP iktidarı halkımıza bir lütuf üzere sunmakta fakat öteki taraftan da Kürde ve Kürtçeye dair her çalışmayı terörize etmeye çalışarak engellemektedir. İktidar bu ikiyüzlü siyasetin üzerinden prim elde etmeye çalışarak, Kürtçe seçmeli derslere atanması beklenen binlerce öğretmenin atamasını yapmayarak kendini esasen ifşa etmektedir. Haftada 2 saat üzere komik bir vakit ayırdıkları Kürtçe seçmeli dersleri bile velilere ve öğrencilere seçtirmemek için okul müdürleri eliyle türlü oyunlar oynayan bu iktidar, Kürtçenin önündeki en büyük manidir. Amed’e gidip 2 söz Kürtçe konuşup Kürtlerden oy koparmaya çalışması, Ankara’ya döndükten sonra Kürtçeyi bilinmeyen bir lisan olarak tanımlaması bu iktidarın ikiyüzlü siyasetinin en büyük delilidir ve iktidarın bu karakterini halkımız çok yakından tanımaktadır.
UTANÇ VERİCİ: Eğitim hakikatin çarpıtılması değil, öğretilmesi ve özümsetilmesidir. 85 milyonluk bir ülkenin Eğitim Bakanının gerçekleri bu kadar çarpıtması eğitim ve ülke için utanç vericidir. Çürümenin kaynağı tam da bu noktada aranmalıdır. Partimiz, bir halkın lisanını onun varlık münasebeti olarak görmekte ve o denli tanımlamaktadır. Partimiz, asimilasyon sürecine alınan Kürt halkının lisanına en ufak katkıda bulunan her türlü teşebbüse dayanak olmuş, bunu ısrarla vurgulamıştır.
ÖĞRENCİLERİ BİZ BULACAĞIZ: Sayın Bakana diyeceğimiz şu ki: Kürtçe anadilinde eğitimin önünde duran tüm manileri kaldırın, lisan kurslarını, okulları, kreşleri açın, kampanyalar yürüterek öğrencileri biz bulacağız. DEM Parti olarak anadilinde eğitim hakkından asla geri adım atmayacağız.
NE OLMUŞTU?
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Batman’da yaptığı konuşmada şu tabirleri kullanmıştı:
“AK Parti iktidarı periyodunda okullarda seçmeli Kürtçe dersi koyduk. Özel Kürtçe kurslarının açılmasının önünü açtık, özel okullarda seçmeli Kürtçe dersinin önünü açtık. DEM’li milletvekilleri soruyor. Diyor ki, ‘Açtınız, ancak seçilmiyor.’ Niçin diyor, ‘Devlet baskı yapıyor seçmeyin’ diye. Kürtçe kurslarının, Kürtçe seçmeli derslerinin açılmasına mani olan bir tane yapı var demek ki… O da kendileri. Mani oluyorlar, bu derslerin açılmasına müsaade etmiyorlar. Açtığımız özel öğretim kursları, öğrencisizlikten kapanmak üzere. Sebep bunlar.
‘MESELE, KÜRTLERİN SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZA SEMPATİ DUYMASINI ENGELLEMEK’
Mesele Kürtlerin lehine ya da aleyhine olmaması değil, problem Kürtlerin hükümete ve Sayın Cumhurbaşkanımıza sempati duymasını engellemek. Diğer bir tasaları, öbür bir gayretleri yok. Merak ediyorum, bunlardan kaç adedinin toplumsal yaşantısı, hayatı, Kürtlerin toplumsal hayatıyla ve siyasal kanılarıyla örtüşüyor? Kendi marjinal sol niyetlerini ‘Kürtlerin haklarını savunuyoruz’ perdesiyle örterek yapıyorlar. Aslında kendi ideolojik perspektiflerini milletlerarası arenada öbür tıp yapılarla, Türkiye’ye düşman olacak öteki tıp yapılarla entegre etmek için sizleri, samimi, Müslüman kardeşlik hukukuna riayet eden Kürtleri kullanarak, siyaset yapıyorlar. Yaptıkları şey, alenen ve açıkça budur.”
(HABER MERKEZİ)