Memleket Partisi Genel Başkanvekili ve Parti Sözcüsü Gaye Usluer, yaptığı açıklamada ülke gündemini değerlendirerek AKP hükümetini eleştirdi. Usluer, iktidarın gitmeden ülkenin düzelmeyeceğini söyledi.
“GEÇİNEMİYORUZ”
Ekonomik kriz nedeniyle herkesin ‘Geçinemiyoruz’ eylemi düzenlediğini ifade eden Usluer, şunları söyledi:
* İşçiler, emekliler, EYT’liler, öğrenciler ayakta, sokaktalar. ‘Geçinemiyoruz’ diyorlar, ‘Barınamıyoruz’ diyorlar. İnsanlar, evini nasıl ısıtacağını, kömürü, odunu nasıl alacağını, evine nasıl ekmek götüreceğini, çocuklarını nasıl okutacağını düşünüyor. Sağlık sistemi ‘İmdat’ diyor. İlaçlar bulunamıyor, ameliyatlar yapılamıyor.
* SGK 53 ilacı geri ödemeden çıkardı. Tam 650 ilaç piyasada yok. Sağlık personeli sokaklarda isyan ediyorlar. Bir gece yarısı sağlık personelinin bir bölümüne zam yapıyorlar. Ertesi gün geri çekiyorlar. Görünen o ki esas amaç merkezi bütçeden hesaplama adı altında döner sermaye gelirlerine el koyacaklar.
“SUÇLU: CASUSLAR, DIŞ GÜÇLER”
Ülkenin yokuş aşağı savrula savrula gittiğini vurgulayan Usluer şöyle konuştu:
* İktidar sadece ülkenin değil, kendi kontrolünü de kaybetti. Korku, panik oluşturarak, kriz yaratarak, kutuplaştırarak bütün sesleri susturmaya çalışıyor. Kendilerince suçluyu bulmuşlar. ‘Casuslar, dış güçler, içerdeki ortaklar, foncular, teröristler (onlardan olmayan karşı çıkan herkes terörist)’ Ha bir suçlu daha var ‘Sosyal medya’, bir de isim uydurmuşlar ‘Digital faşizm’. Oysa ki çözümün koşulları belli.
* Her zamankinden daha fazla sevgiye, güvene ve dayanışmaya ihtiyacımız var, biliyoruz. Ama esas bildiğimiz, sorunun kaynağı olanlar, çözümün adresi olamazlar! 2002’de iktidara gelirken ‘milli görüş gömleğini çıkardık’ demişlerdi. ‘Muhafazakar demokrasi’den bahsediyorlardı. Yeniden milli görüş gömleğini giydiler.
* Hatırlayın; 2004 yılında ‘Uluslararası muhafazakarlık ve demokrasi’ sempozyumunda o günün Başbakanı, bugünün Cumhurbaşkanı ne demişti? ‘Din üzerinden siyaset yapmayı, devleti ideolojik bir dönüşüme uğratmayı, dini sembollerle örgütlenmeyi doğru bulmuyorum’ demişti.
* Ülkenin Cumhurbaşkanı olan kişi bugün ne diyor? ‘Rabbimiz, sizi biraz korku, biraz açlık ve mallardan, canlardan, ürünlerden biraz eksiltmekle’ deneriz buyurmaktadır. Bir yandan NAS var NAS var diye bağırıyor.
* Öte yandan Bakara suresine sarılmış. ‘Sabret Allah seni ödüllendirecektir’ diyor. ‘Allah milleti sınıyor’ diyor. İyi de sizin ‘pudra şekerci kadrolarınız’, ‘pudra şekerini taşıyanlar, satanlar’ için sözünüz var mı? Sarayın mutfağı, makam araçları, uçakları, AKPlilerin 2li 3lü 4lü maaşları da bu sınamaya tabii olacak mı?
“ASGARİ ÜCRET EN AZ 5 BİN OLMALI”
Asgari ücret hakkında düşüncelerini açıklayan Usluer, asgari ücret komisyonunun iktidarın güdümü altında olduğunu söyledi. Asgari ücretin belirlenmesinin bir orta oyununa döndüğünü ifade eden Usluer, “Yönetmen ne derse, oyuncular o sesi çıkartıyor. İlgili Bakan diyor ki ‘herkesin memnun olacağı bir rakam oluşturacağız.’ Hadi oradan. Evelemeyi gevelemeyi bırakın. Bugün son gün, 4. toplantı yapılacak. Bir kez daha uyarıyoruz. Asgari ücret en az 5 bin TL olmalıdır” dedi.
“EMEKLİLER, EYT’LİLER SOKAKTA”
13,5 milyon emeklinin 5,5 milyon EYT’linin sokakta olduğunu belirten Usluer, şu şekilde konuştu:
* Emekli sandığı dahil, bu ülkenin tüm emeklileri açlık/yoksulluk içinde yaşıyorlar. Bayram ikramiyeleri 4 yıldır yerinde sayıyor. En düşük emekli /çalışan maaşı asgari ücret kadar olmalıdır. İntibak yasası amasız fakatsız çıkartılmalıdır.
* EYT sorununun tek çözüm adresi vardır; 4447 sayılı yasa iptal edilmelidir. TBMMde halkın bütçesi değil, emeğin, emekçinin bütçesi değil, sarayın ve sarayın adamlarının bütçesi görüşülüyor. Bu hafta sonu her durumda kabul edilecek bütçe, kabul edilmeden açık verdi.
* Bütçe, komisyonda görüşülmeye başlandığında dolar kuru 9 TL civarındaydı. O bütçe TBMM’de kabul edildiğinde dolar kuru 14 liraya dayanacak. Yeni yılın bütçesi, TBMMde kabul edilmeden açık verdi. Yeni yıla yırtık bütçeyle gireceğiz. Yırtık bütçeyi nasıl yamayacaklarını izleyeceğiz. Çare belli israftan ve saltanattan vazgeçin!
“BU İKTİDAR GİTMELİ”
İktidarın kendi eliyle paramızı pul yaptığını ve iktidarın kendi yanlış politik tercihleriyle ekonominin batma aşamasına geldiğini vurgulayan Usluer, tüketim harcamalarının yüzde 50-100 arttığını söyledi. Çözümün belli olduğunu ifade eden Usluer şöyle konuştu:
* Bu iktidar gitmeli. Bu iktidar gitmeden düzelemeyiz. Ülkemizi tarımda, hayvancılıkta, ilaçta dışa bağımlı hale getirdiler. Vatandaşımız süte, ete, limona, ekmeğe muhtaç. Ekonomimiz yoğun bakımda. Çözüm belli. Bu iktidar gitmeli. Bu iktidar gitmeden düzelemeyiz. Çözümün anahtarı belli. Bu iktidar gidecek.
* Bunu yapabilmek için her zamankinden daha fazla sevgiye, güvene ve dayanışmaya ihtiyacımız olduğunu biliyoruz. Cumhurbaşkanı yani karar verici ‘Çin ekonomik modelini uyguluyoruz” diyor. Atanmış Maliye ve Hazine Bakanı ‘Çin modeli bize uymaz. Bize uyan Japonya ya da Güney Kore modeli’ diyor.
* Yani işin özü kendi icatları olan, analize değil talimata dayalı ‘Recep Tayyip Erdoğan modeli’ söz konusu. Güvenceli iş, insanca yaşamı sağlayan gelire odaklanmamız lazım. Tam da Bülent Ecevit’in dediği gibi bu hikayenin özü ‘insanca hakça düzen’ olmalı. Slogan belli: Sorunun kaynağı olanlar, çözümün adresi olamazlar!