Asia Times’ın haberine nazaran, Endonezya kamuoyunun öfkesi ve Devlet Lideri Joko Widodo’nun direkt müdahalesi sonrasında, yaverinin öldürülmesini emretmek ve olayın üstünü örtmekle suçlanan üst seviye polis şefinin gözaltına alınması ülkede büyük yankı uyandırdı.
Söz konusu olay ülkedeki en değerli kurumlarda klikleşmenin varlığını ortaya koyarken, Siyasi Uyum Bakanı Mohammad Mahfud MD’nin 440 bin kişilik polis gücünü “karargah içinde karargah” olarak tanımlaması ve hükümetin kritik vazifelerinde bulunan birtakım emekli polislerin emniyet teşkilatı içindeki nüfuz alanı, tartışmaları daha da alevlendirdi.
İçişleri kumandanı Başmüfettiş General Ferdy Sambo, 9 Ağustos’ta, Tuğgeneral Nofriasyah Yoshua Hutabarat’ın konutundaki silahlı çatışmada öldüğünü bildirmişti.
Kurbanın ailesi tarafından tetiklenen kamuoyu öfkesi, Widodo’nun soruşturma davetiyle birleşince olayın iç yüzüne dair ayrıntılar ortaya çıkmaya başladı.
Sambo ve Tuğgeneral Nofriasyah Yoshua Hutabarat’a silahlı saldırıyı gerçekleştirdiğini kabul ettiği bildirilen bir devriye polis, taammüden adam öldürmekle suçlanırken, vefat ya da müebbet mahpus cezası almaları beklenen görünüyor.
Bakan Mohammad Mahfud, devriye polisin şahit olmayı kabul ederek, davaya dair tüm ayrıntıları paylaştığını ve şahsın şahit müdafaa programına alınacağını bildirdi.
Kıdemli çavuş rütbesindeki iki polisin daha kelam konusu suça direkt karıştığı söz ediliyor.
Sambo’nun kurbanın vücudundaki beş kurşundan rastgele birini ateşleyip ateşlemediği aşikâr olmasa da telefon kayıtları ve isimli tıp çalışmaları da dahil olmak üzere tüm deliller, kendisinin olay mahallinde olduğunu gösteriyor.