Kamera: Sinan TUNÇ
TÜİK’in açıkladığı, Eylül ayı dar tanımlı işsiz sayısına göre işsiz sayısı 3 milyon 794 bin kişi.
DİSK-AR’ın işsizlik ve istihdamın görünümü raporuna göre ise geniş tanımlı işsiz sayısı 8 milyon 281 bin.
Türkiye’de işsizlik oranları rekor seviyelere çıkmışken iktidar sözcülerinin son dönemde 2-2.5 milyon kişiye istihdam yarattıklarını söylemesi ise dikkat çekti.
SÖZCÜ muhabiri İstanbul Beşiktaş’ta vatandaşlara mikrofon uzattı, “İktidar sözcüleri son dönemde 2-2,5 milyon kişiye iş imkanı (istihdam artışı) yaratıldığını söylüyor. Çevrenizde böyle bir gelişme gözlüyor musunuz?” diye sordu.
Konuştuğumuz 10 vatandaştan 4 vatandaşın işsiz, 1 tanesinin de oğlunun işsiz olduğunu söylemesi dikkat çekti. Verilen yanıtlar şöyle:
“ŞİMDİ İŞ-KUR’DAN GELİYORUM…”
Cumali Karapolat: “İstanbul Üniversitesi, Biyomedikal Cihaz Teknolojisi mezunuyum. Şu anda elektrik teknisyenliği yapıyorum, işlere gidiyorum öyle geçimimi sağlıyorum. Bir kuruma bağlı çalışmıyorum. Şu anda İŞ-KUR’dan geliyorum. Belgemi oluşturdum ‘iş arayan’ olarak. Gerekli yerlere kaydımı vereceğim, buradan da oluşturdum. İnşallah en kısa zamanda işimi bulup, işbaşı yapmayı planlıyorum. ‘Biz size haber vereceğiz’ dediler, bekliyoruz bakalım. Şu an sadece haber bekliyorum.”
“ÜNİVERSİTE MEZUNUYUM, 1.5 YILDIR İŞ ARIYORUM”
İsmini vermek istemeyen vatandaş: “Şu an için hayır. Ama önümüzdeki dönemde böyle bir şeye atıfta bulunmaları gerektiğini düşünüyorum. İşsizlik oranı ciddi anlamda arttı. Gözümüze çarpan herhangi bir şey yok açıkçası. (Çevrenizde iş arayıp bulamayan birileri var mı?) O kişilerden biri de benim. Gelecek kaygısı var insanlarda. Artık (iktidarın) yapabilecekleri bir şey varsa bir şeyler yapmaları gerekiyor. Bunun zamanının geldiğini düşünüyorum. Ben Lojistik Ulaştırma Hizmetleri mezunuyum. Yaklaşık 1-1.5 yıldır iş arıyorum.”
“İŞ BULAMAYINCA SEYYARLIĞA DÜŞTÜK”
Mahmut Koç: “Böyle bir gelişme görmüyorum. Beşiktaş en nezih, en elit semtlerdendi; şu anda burada bile Halk Ekmek sırası varsa konuşmaya da gerek yok galiba… İşsizlik çok fazla var. (Çevrenizde iş arayıp bulamayan birileri var mı?) Ben varım. Şu an seyyarlık yapıyorum. Eskiden nalbur dükkanım vardı Beşiktaş’ta. Vergi borçlarımdan dolayı dükkanım kapandı. İş bulamadığım için de şu an seyyar satıcılık yapıyorum. Nasıl iş var? Eğer bir tanıdığın varsa, büyük birisini tanıyorsan, ancak öyle. Nalburda, kendi işimde çalışmak istedim, onu bile bulamadım. Usta olmama rağmen yine de bulamadım. Seyyarlığa düştük. Tabi ki hakkımızla kazanıyoruz ama…”
“2 ÜNİVERSİTE BİTİRMİŞ ARKADAŞIM HALKA TATLI SATIYOR”
Metin Olgun: “Yalan. İnanmıyorum. (Çevrenizde iş arayıp bulamayan birileri var mı?) Bir tanesi de benim. 10 yıldır işsizim. 10 yıldır çalışmıyorum, mesleğim de var… Deri mont ustasıyım. Piyasa bitti. Diyorlar ya, ‘2.5 milyon insanı işe yerleştirdik’, yalan. Kimse inanmasın. Gelsinler Beşiktaş’a, İstiklal Caddesi’ne, Kadıköy’e, bu (işsiz) insan kalabalığını bir görsünler. O zaman bakalım çalışıyorlar mı, çalışmıyorlar mı… Kendi kafalarına göre söylüyorlar. İnsanları araştırsınlar, soruştursunlar. Benim arkadaşım 2 üniversite bitirmiş, halka tatlı satıyor. Yazık günah değil mi? Göz nuru akıtmış bu insanlar, halka tatlı satıyor. Benim bildiğim bir şey var: Amcan varsa, dayın varsa her yerde iş bulabilirsin.”
“23 YAŞINDA OĞLUM İŞSİZ, EVDE OTURUYOR”
Şener Sabuncu: “Oğlum işsiz, evde oturuyor. 23 yaşında. Oraya müracaat yapıyor, buraya müracaat yapıyor, yok. Müracaat etmesine rağmen iş bulamıyor. Adamımız yok yani…”
“ZORUNLU STAJI BULMAKTA BİLE ZORLANIYORUM”
Doruk Sarı: “Açıkçası böyle bir gelişme gözlemlemiyorum. Etrafımda benim akranım olan, benden birkaç yaş büyük olan insanların işsiz olduklarını gözlemliyorum. Açıkçası böyle bir şeyin doğru olduğunu düşünmüyorum. (İş bulma endişesi içinde misiniz?) Üniversite son sınıf öğrencisiyim, tabi ki de iş bulma endişesi içerisindeyim. Zorunlu stajım var, bunu bulmakta bile çok zorlanırken insan ister istemez kendisine soruyor; ‘Stajı zar zor buluyorum, işi nasıl bulacağım?’ diye.”
“ÜNİVERSİTE MEZUNU ARKADAŞLARIMIN HİÇBİRİSİ İŞ BULAMADI”
Ufuk Bey: “Ben hiç böyle bir gelişme gözlemedim. Üniversite mezunu arkadaşlarımın hiçbiri iş bulamadı. Ancak staj bulabildiler, maaşlı bir iş bulamadılar. Herkes artık üniversite mezunu olduğu için işverenler üniversite mezunlarını çok önemsemiyor. Herkes daha deneyimli insanlar istiyor. O zaman da yeni üniversite mezunları işsiz kalıyor. Ben üniversite 2. sınıf öğrencisiyim, geleceğimi düşününce kaygılanıyorum. ‘Ne yapacağım?’ diye düşünüyorum.”
“ATIYORLAR, HEPSİ YALAN”
Serdar Şahbazoğlu: “Atıyorlar. Hepsi yalan. 2.5 milyon kişiye istihdam sağlamış veya sağlayacakmış… Bu ekonomik durumda, bu darboğaz krizde kesinlikle böyle bir şey yaptıkları, yapacakları yalandır. Bugüne kadar ne yaptılar ki şimdi yapsınlar? Tamamen hepsi düzmeceden, oyundan ibaret. Bu işin tek çözümü; erken seçim olup bir an önce bu hükümetin gitmesi, devletin ve hükümetin yeniden yapılanması.”
“İŞSİZLİK ÇOK”
Gülay Kenesarı: “Hayır, böyle bir gelişme görmüyorum. Çevremde iş arayıp da bulamayan kişiler var. İşsizlik bayağı çok. Ortam, şartlar kötü. Her şey kötü.”
“DÜŞÜK ÜCRET VE KÖTÜ ŞARTLARI KABUL EDENE İŞ VAR”
Ragıp Çiçeker: “Evet, gözlüyorum. Hayvancılıkla ilgili işler için Türk işçi bulamıyoruz. Hep yabancı; Afgan, Suriyeli… Tarlada çalışacak insanlar bitti artık Türkiye’de. Hep yabancılar çalışıyor. Demek ki hepsi bir iş bulmuş ki bu işlerde çalışmıyor… Üniversite mezunu çok, herkes okudu. Üniversite mezunu olarak boşta kalan çok. Üniversite mezunu olduktan sonra hayvancılığa, bahçede çalışmaya veya kendi işinde çalışmaya artık eğilmiyor. Herkes yüksek maaşla, yüksek imkanlarda çalışmak istiyor. O işe meyilli olan veya o işe şükreden insanlar iş buluyor. Ama yok, ‘Ben 3’e değil de 5’e bulmak istiyorum, 5’e değil de 7’ye çalışmak istiyorum’ diyenler iş bulamıyor. Ama şükredip çalışmak isteyenler varsa, bulabiliyor. Her yerde iş bulma imkanı var. (Diyorsunuz ki, ‘daha düşük ücretlerle, daha kötü şartlarda iş kabul ediyorsanız girebiliyorsunuz?’) Girebiliyorsunuz, aynen.