Kişi sürekli yorgunluk hissetmeye başlar, kendini bir şeyler yapmaya ikna etmesi zordur, iştahı ve hayata olan ilgisi kaybolur. Bu durum “güç kaybı” olarak tanımlanır ve bu, dikkat edilmesi gereken bir durumdur. Bu durum tedavi edilmediğinde kronik yorgunluk sendromuna dönüşebilir ve depresyona neden olabilir. Ek olarak enerji eksikliği diyabet, artrit, anemi, tiroid veya kardiyovasküler problemler gibi bir dizi tehlikeli hastalığın da belirtisi olabilir. Bu durumda, zamanında teşhis ve tedavi, hastalığı iyileştirebilir ve hayat kurtarabilir. Yorgunluk vücut için tehlikelidir, bu nedenle dinlenmeyi, uygun miktarda ve kalitede uykuyu ve fiziksel aktiviteyi ihmal etmemek gerekir. Dünya nüfusunun yaklaşık üçte ikisinin sürekli yorgunluk yaşadığı tahmin edilmektedir. Çalışılan yer ve fiziksel aktiviteler ne olursa olsun, insanlar enerji eksikliği hissetmeye başlayabilir. Güç kaybının getirdiği sürekli psikolojik stres ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Güç kaybı belirtileri duruma göre değişebilir, ancak yaygın olarak görülen birkaç ana nokta vardır: Uyuşukluk Sürekli yatma isteği ve vücudun güçsüz hali sadece kişinin gün içindeki performansını değil psikolojik durumunu da olumsuz etkiler. Bu belirtinin aksine, bazı insanlar uykusuzluk çekebilir. Baş Dönmesi Genel halsizlik, mide bulantısı, kendini iyi hissetmeme, güç kaybına eşlik eder ve kronik yorgunluğun ilk belirtileridir. Sinirlilik Dış uyaranlara karşı agresif bir tepki, genellikle sinir sisteminin aşırı çalışmasının bir sonucu olarak ortaya çıkar. İştah Azalması Vücudun kaynakları yorgunluğu gidermeyi amaçlar, beyin aşırı yüklenir ve zamanında yiyecek almak için sinyal göndermez. Tansiyonda Azalma veya Artma Kardiyovasküler sistem aktif olarak strese tepki verir. Kalp atış hızında keskin bir artış sıklıkla gözlenir. Birkaç belirtinin bir arada görülmesi günlük performansı düşürür, ruh halini bozar, depresyon meydana gelebilir ve özellikle bazı ağır vakalarda intihar eğilimleri ortaya çıkabilir. Kişi uzun süre benzer bir durumdaysa, sağlığı önemli ölçüde etkilenebilir. Yaş, sosyal statü, meslek ne olursa olsun kronik yorggunluk gelişebilir. Geçmeyen yorgunluk özellikle çocuklar için tehlikelidir, çünkü asteniye, yani yaşam için bir tat kaybına dönüşebilir. Yorgunluk hem aşırı fiziksel aktiviteden hem de psikolojik stresten kaynaklanabilir. Güç kaybının nedenleri farklı olabilir: Fizyolojik Nedenler – Güneş ışığı eksikliği. Kısa gün ışığı saatleri uyuşukluğa, ilgisizliğe neden olur ve bağışıklığı azaltır. – Vitamin ve mineral eksikliği. Zayıf bir diyet, fast food, yüksek miktarda zararlı bileşen içeren yiyecekler, vücuda normal işleyiş için yeterli besin maddesi sağlamaz. – Vücutta hormonal bozulma. Bağışıklık sistemi bozuklukları, hormon eksikliğinden tetiklenebilir. Psikolojik Nedenler – Yoğun çalışma programı. Sürekli zihinsel aktivite, düzensiz çalışma saatleri, izin günlerinin olmaması, hızlı bir yaşam temposu… Tüm bunlar sinir sistemini önemli ölçüde tüketir ve bozulmaya neden olur. – Çatışmalar. Aile üyeleri ve meslektaşlar arasındaki problemli durumlar vücudun kaynaklarını tüketir. Rahatlamak ve dinlenmek için kullanılabilecek zaman, saldırganlık, kendini yok etme, olumsuz duygular için harcanır. – Çoklu görev. Bazen insanlar çok katı çerçeveler içinde kendilerini birçok şeyi aynı anda yapmaya zorlarlar. Sinir sisteminde stres yüükü çoğalır ve bir bozulma başlar. Daha birçok psikolojik neden olabilir. Kişisel yaşamdaki başarısızlıklar, herhangi bir arzuyu gerçekleştirememe, kıskançlık ve diğerleri. Çoğu zaman, tek bir problemden değil, birbiri üzerine binen birkaç problemden dolayı kronik yorgunuk ortaya çıkar. Enerji eksikliği, tehlikeli bir hastalığın belirtilerinden biri olabilir. Yorgunlukla ilişkili hastalıklar arasında şeker hastalığı, anemi, enfeksiyon, tiroid bezi hastalıkları, kalp ve damar hastalıkları ve depresyon bulunur. Enerji eksikliği, genel olarak hayata yaklaşımınızı yeniden gözden geçirmek ve sağlığınıza dikkat etmek için ciddi bir nedendir. Çoğu zaman, birkaç basit adımı takip etmek ciddi yorgunluk sonuçlarını önleyebilir. İşte bir bozukluk durumunda yapılması gerekenler: Enerjinizi Gözden Geçirin Doğru beslenme, kişinin hem fiziksel hem de psikolojik sağlığı üzerinde olumlu bir etkiye sahiptir. Yeterli ve dengeli bir diyet, vitamin ve mineral kaybını telafi etmeye ve vücuda enerji vermeye yardımcı olacaktır. Ruh halini iyileştirebilen birçok yiyecek vardır ve ayrıca enerji kaybından kurtulmaya yardımcı olur. İçeceklerden en güvenlisi olduğu ve toksinleri vücuttan attığı için su tüketimini ihmal etmemelisiniz. Diyetler, aşırı kısıtlayıcı detoks programları ve benzeri denemeler daha uygun bir zamana bırakılmalıdır. Aktif Bir Yyaşam Tarzı Yaşayın Günlük olarak temiz havada kalmak, vücuda D vitamini ve oksijen almanın en iyi ve sağlıklı yoludur. Havalandırılmayan odalar ve hareketsiz yaşam tarzı, insanı zayıf ve yorgun hissettirir. Sağlık için günde yarım saat temiz havada hafif bir yürüyüş yapmak yeterlidir. Rahatlamayı Öğrenin İşten döndükten sonra, sorumlulukların yükünden kurtulabilmeniz gerekir. Sürekli sinir gerginliği sinir sisteminde bir bozulmaya neden olabilir. Rahatlamak için kendinize uygun herhangi bir yolu kullanabilirsiniz. Banyo yapmak, kitap okumak, masaj, film izlemek, çeşitli hobiler, müzik dinlemek, arkadaşlarla buluşmak gibi hoşunuza gidebilecek aktivitelere yönelin. Yeterli Miktarda Uyuyun Uykulu olma durumu sadece vücudun etkili bir şekilde işlev görmesini engellemekle kalmaz, aynı zamanda sağlığa da zararlıdır. Yani yeterince uyumanız gerekir. Özellikle dijital cihazları yataktan uzaklaştırmak ve bunun yerine bir kitap, müzik veya yatıştırıcı çay kullanmak daha iyidir. Uyku sırasında, vücudu etkili bir şekilde yenileyen melatonin üretilir. Bu yöntemlerden hiçbiri yardımcı olmazsa ve güç kaybı hissi devam ederse veya artarsa, acilen tıbbi yardım almanız gerekir. Uzmanlar, yorgunluğa neden olan hastalığı inceleyecek ve tanımlayacaktır. Bu, sağlığın ve yaşam zevkinin geri kazanılmasına yardımcı olacaktır. Unutmayın, bir hastalığı önlemek, ondan kurtulmaktan her zaman daha kolaydır.