Pazar tezgahlarında veya marketlerde genellikle dilimlenmiş olarak gördüğümüz bal kabağı, sonbahar mevsiminin sağlık ve lezzet dolu sebzelerinden sadece biri. İçerdiği karotenoid ve tokoferol gibi biyoaktif maddelerin yanı sıra çok iyi bir alfa ve beta karoten, C, K, E vitamini, magnezyum, fosfor ve demir kaynağı olan bal kabağının sağlığa pek çok faydası bulunuyor. Özellikle kış aylarında metabolizmanın yavaşlamasıyla birlikte vücut direnci azalıyor ve enfeksiyonlara daha açık hale geliyor. Soğuk havalardan cilt sağlığı da kendi payına düşeni alıyor; cilt daha çok kuruyup rengini ve parlaklığını kaybediyor. Halsizlik ve yorgunluk şikayetleri de tam olarak bu dönemde hat safhaya çıkıyor. Eğer vücudunuzda bu değişikleri gözlemlemeye başladıysanız günlük beslenme listenize bal kabağını ekleme vaktiniz gelmiş demektir. Adeta şifa deposu olan bal kabağını, et yemeklerinden tatlılara çeşitli tariflerle tüketerek vücudun enerjisini artırmanız ve hastalıklardan korunmanız mümkün. Ancak birçok organ üzerinde son derece önemli faydalar sağlayan bal kabağı tüketiminde aşırıya kaçmamaya dikkat etmekte fayda var. Peki lezzetiyle soframızı şenlendiren bal kabağının faydaları nelerdir? İşte süper besin bal kabağının 6 mucizevi faydası… Bilindiği üzere A vitamini eksikliği, gece körlüğü hastalığına neden olabiliyor. Bal kabağında bolca bulunan ve A vitamini öncülü olan karotenoidler, gece körlüğü oluşma riskini en aza indiriyor. Ayrıca bal kabağı içinde bulunan tokoferoller, E vitamini görevi gördüğü için gözün retina bölgesinde gelişen dejenerasyona karşı koruyucu etki gösteriyor. Böylece görme kaybı gibi sorunların gelişme riskini azaltmaya yardımcı oluyor. Balkabağında bolca bulunan karotenoidler, hücre çoğalmasının önüne geçerek kanser oluşumuna karşı da etkili rol oynuyor. Yapılan çalışmalar, karotenoidlerin bu fonksiyonlarını farklı mekanizmalarla sağladıklarını gösteriyor. Ultraviyole ışınları, ciltte fotooksidasyona neden oluyor. Fotooksidasyon ise ciltteki hücrelerde bulunan DNA, yağ ve proteinleri etkileyerek yaşlanmaya ve cilt kanseri gibi problemlere zemin hazırlıyor. Bal kabağında bulunan karotenoidler ve E vitamini, bu hasarları önleyerek cilt sağlığına önemli katkılar sağlıyor ve yaşlanmayı geciktiriyor. Bal kabağı tüketmek için bir önemli neden de kalp sağlığını koruması. Kötü huylu kolesterol (LDL) damar sertliğine yol açabiliyor. Bal kabağının içerisinde yer alan antioksidanlar, LDL kolesterolün oksidasyonunu önleyerek damar sertliği gelişme riskini düşürüyor. Yetişkin bir kişinin günde yaklaşık 25-30 gram lif alması gerekiyor. Kabızlık ve kolon kanseri görülme riski, lifli besinleri az tüketen kişilerde artış gösteriyor. Bal kabağı ise zengin lif içeriği sayesinde bağırsakların çalışmasını sağlıyor ve kabızlığın önüne geçiyor. Beta karoten, vücutta bağışıklık sisteminin güçlenmesinde rol oynayan bir vitamin olan A vitaminine dönüşüyor. Hem meyve kısmı hem de çekirdekleri beta karoten bakımından zengin olan bal kabağı da bağışıklık sisteminin güçlenmesine katkı sağlıyor ve enfeksiyonlara karşı koruyor. Ayrıca bal kabağında bulunan C ve E vitamini gibi diğer vitaminler de yine bağışıklık sisteminin güçlenmesinde önemli rol oynuyor. 100 gram eş değerinde 1 dilim bal kabağı, yaklaşık 25-30 kaloridir. Ancak uzmanlar, karbonhidrat içeriği çok yüksek olduğu için bal kabağı tüketilen öğünde meyve, pilav, makarna gibi diğer karbonhidratların tüketilmemesi gerektiğini belirtiyor. Bal kabağı hafif haşlanmış halde yulaf ezmesi ve yoğurt ile karıştırılarak lezzetli ve sağlıklı bir ara öğün veya kahvaltı alternatifi oluşturulabilir. Bunun yanı sıra bal kabağını, yemeklerin yanında garnitür olarak püre formunda veya balkabağı çorbası şeklinde tüketebilirsiniz. Tabi bal kabağını tatlı formunda da tüketebilirsiniz. Ancak pek sağlıklı olmadığını belirtmekte fayda var.